Yaklaşık bir yıldır yayınladığım yazılar ve yürüttüğüm projelerde havacılık endüstrisinden oldukça takipçi ve irtibata geçenler olduğunu görünce, bugün pek çok insanın rüyalarını süsleyen ve en ilgi çeken mesleklerin arasında yer alan pilotluk ve bu mesleği icra edenler için özel olarak tasarlanmış Lisans Kaybı Sigortası (Loss of Licence -LOL) hakkında bilgi vermek istedim.
Niş sigorta piyasası ve bazı meslek uzmanları için oldukça ciddi olan risklere karşı yaptırılan sigorta poliçelerinden bahsetmiştim. İşte lisans kaybı bu özel sigorta korumalarından biri.
Burada bahsedilen lisans kaybı, uçuş yetkinliği ve donanımının yanı sıra fiziksel ve psikolojik olarak sağlıklı ve sağlam olması gereken bu meslek grubu çalışanlarının, yaşadıkları bir sağlık problemi sonrasında uçma izinlerinin iptal edilmesi ve bir daha uçamayacak olmaları anlamına gelen bir ehliyet kaybı. Bir pilot için kariyerinin bitmesi demek kısaca. Bu uygulama acımasız görünse de zorlu uçuş koşullarında riskleri en aza indirmek için bir zorunluluk. Uçuş emniyeti öncelikli bir yaklaşımla bakıldığında, yüksek irtifalarda, yüksek süratle hareket eden büyük bir uçakta, küçük sağlık sorunları bile pilotu ve uçuşu zora sokabilir.
Pilotlar detaylı bir teknik eğitim sertifikasyonu tamamlamanın yanı sıra, bu göreve devam edebilmek için belirli sağlık kondisyonunu da korumak zorundalar. Bu konuda ülkelerin havacılık otoritelerinin belirlediği minimum sağlık kondisyonu listelerine ek olarak havayolu şirketlerinin kendilerine özel sağlık kontrol listeleri de mevcut. Aktif bir pilot her yıl düzenli sağlık kontrollerine giriyor ve bu kriterlere uygunluk açısından kontrol ediliyor. Bu kontroller genellikle fiziksel ölçümlere (testler, görüntülemeler) odaklı. Akıl sağlığı ve akıl hastalığının bulunmaması, pilotluk ve havacılık güvenliğine duyarlı tüm görevlerin güvenli bir şekilde yerine getirilmesi için bir diğer olmazsa olmaz. Havacılıkta ruh sağlığı sorunlarının/bozukluklarının boyutu bilinemediğinden pilotların düzenli aralıklarla psikolojik sağlık kontrolünden geçmesi öneriliyor.
Pilot olmak için, onların deyimi ile "bilekli" olmak yetmiyor, pilotluk bütünsel olarak fiziksel ve psikolojik yönden sağlıklı olunması gereken bir meslek. Her ne kadar sağlık durumları düzenli olarak kontrol edilse de, birincil sorumlu kendileri. Yüklendikleri önemli sorumluluklar nedeniyle pilotlar, uçmalarının sakıncalı olduğunun farkında oldukları durumları bildirmekle yükümlüdürler (işitme kaybı, böbrek taşı, bağırsak sorunları, soğuk algınlığı, ilaç kullanımı, baş dönmesi, diş ağrısı, bilinmeyen yabancı madde, alkol ve uyuşturucu madde etkisi gibi). Düşünme ve karar verme becerisini etkileme ihtimali olan her tıbbi durum, psikolojik düzensizlikler ve psikiyatrik sorunların varlığı hakkında şirketlerini bilgilendirmek pilotlar için can güvenliğinin yanı sıra mesleki ve ahlaki bir sorumluluktur. Gizlendiği ya da saklandığının ortaya çıkması durumunda ise sadece lisans kaybı değil daha ciddi sonuçlarla karşılaşabilirler.
Herhangi bir nedenle çalışamaz duruma gelmek herkes için geçerli bir risk, ancak havacılık endüstrisinde durum farklı, nasıl mı? Askeri ya da sivil geçmişten gelen pilotların ortalama 40 yıl aktif uçuş süreleri var. Azami yaş sınırı da bulunuyor, ülkemizde bu sınır 65 . Sürekli yüksek irtifada çalışmak zorunda kalan pilotlarda, zaman içinde buna bağlı olarak meslek hastalıkları görülebilir. Pilotlar görevleri gereği normal bir insanın yaşayacağı sağlık sorunlarından çok daha farklı etkilenebilirler ya da bu sağlık sorunlarının sonuçları, normal insanları etkilediğinden çok daha zor olabilir. Diğer mesleklerde geçici sakatlığa yol açabilen veya çalışma becerileri üzerinde çok az ya da hiç etkisi olmayan tıbbi bir sorun, bir pilot için kolayca uzun vadeli veya kalıcı olarak çalışamama ile sonuçlanabilir.
Pilotların karşı karşıya olduğu başlıca sağlık risklerine bakarsak; (*)
Beslenme düzensizliği, sirkadien (biyolojik) ritim düzensizliği (jet-lag), yorgunluk, kozmik radyasyona bağlı kanser, kabin havasından geçen hastalıklar, tropikal hastalıklar, dekompresyon hastalıkları ve hipoksi (basınç nedeniyle oluşan hastalıklar) , dizoryantasyon ve illüzyonlar (vertigo gibi), bel-sırt-boyun ağrıları, psikolojik stres, psikiyatrik durumlar, ilaç kullanımı, ani gelişen sağlık sorunları (apandisit, inme, fıtık, kalp krizi, gibi).
Yaşanmış ve sigortanın devreye girdiği birkaç örnek olaya bakalım;
- 55 yaşında bir uluslararası uçuş kaptanına rutin bir uçuş muayenesi esnasında
Atriyal Fibrilasyon (AFIB) teşhisi konur (Atriyal fibrilasyon düzensiz ve hızlı kalp atımları ile karakterize bir aritmi (ritim bozukluğu) durumudur ve kalp içerisinde pıhtı oluşumu ile sonuçlanabiliyor. Pıhtı oluşumu, kişiye kalp yetmezliği ve inme gibi durumlar başta olmak üzere pek çok sağlık sorununa yol açabiliyor). Önceden hiçbir semptomu olmamasına rağmen teşhise göre uçmaya uygun görülmüyor ve pilot lisansı yenilenmiyor. Pilot sigortasından faydalanıyor.
- 15 yıl savaş pilotu, 26 yıl ticari havayollarında pilot olarak görev yaptıktan sonra (22.000 saat uçuş), rutin muayene esnasında işitme testini geçemeyen bir kaptan pilot, ileri tetkikler sonrasında işitme kaybının teyit edilmesiyle uçuş lisansını kaybediyor. Şirketi OML statüsünde (yetkili olmayan pilot) olarak uçuşlara devam etme seçeneği sunsa da, kendisi bunu güvenlik açısından uygun bulmuyor ve lisans kaybı sigortası devreye giriyor.
- Geçmişinde savaş pilotu iken ticari havayollarına geçiş yapan bir kaptan pilot, yüksek tansiyon sorunu nedeniyle henüz 40'lı yaşlarındayken beyne atan bir pıhtı nedeniyle ani bir felç geçiriyor ve ömür boyu iyileşmeyecek bir duruma geliyor. Ancak o dönemlerde şirketi de kendisi de lisans kaybı sigortası yaptırmadığı için hayatını ailesinin bakımı ve desteği ile sürdürmek zorunda kalıyor.
Genç yaşta başa gelen lisans kaybının sonuçları çok daha ağır. Gençken sorumluluklar da daha fazla- ileride yaşanacak uzun yıllar var. Başka bir gelirin olmadığı senaryoda hem psikolojik hem de ekonomik olarak çok yıpratıcı bir durum.
Geçici durumlarda ise pilot, iyileşmeyi takiben detaylı sağlık kontrollerini geçebilirse tekrar lisans almaya hak kazanabiliyor. Ancak bu süreçte gelirlerinin önemli kısmını oluşturan uçuş tazminatından mahrum kalıyorlar. LOL bu geçici lisans kayıplarında da tazminat ödeyerek yaşam standartlarının korunmasına destek oluyor.
Lisans kaybına neden olacak durumun ne zaman geleceği bilinmez ama, ne olursa olsun , bunu yaşayan ya da yaşayanlara şahit olan pilotlar durumu psikolojik olarak "sudan çıkmış balığa dönmek" olarak tarif ediyorlar. Yıllarca bu işi yapacakmış gibi planlanan ve kurulan hayatın, bu akvaryumdan dışarı çıkıldığında darmadağın olduğunu anlatıyorlar. Ayrıca moral olarak bir işe yarama ihtiyacı çok baskın.
Teknik sınıf olmaları nedeniyle farklı kariyer seçenekleri oldukça sınırlı, normal bir insana -mesela bir sigortacıya - stent takılması hayatına devamına engel teşkil etmezken, aynı durum bir kaptan pilotun başına geldiğinde sonuç yıkıcı olabiliyor. Bu arada, bazı rahatsızlıklar sonrası lisanslarını kaybeden pilotlar, OML denilen yetkisiz pilot statüsünde uçabiliyorlar. Görme kaybı veya benzeri bir sorun yoksa uçuş hayatına uçuş ya da simülatör öğretmenliği olarak devam etme seçenekleri olsa da artık eskisi gibi olmayan gelirler, ekonomik olarak çok zorlanmalarına sebep oluyor. Durumun sosyal ve ekonomik itibarla ilişkili psikolojik boyutları da oldukça ağır olabiliyor.
Geçmişte, pilotların sahip olması gereken sıkı tıbbi niteliklerin lisanslarını kaybetmelerine neden olabilecek çok fazla faktör olduğu için “sigorta edilemez” oldukları düşünülüyordu. Bu nedenle pilotlar uzun süre uygun bir güvence olmadan işlerini yapmaya devam ettiler.
Havacılık sürekli gelişen ve büyüyen bir endüstri, havayolu şirketleri iyi ve tecrübeli pilotları bünyelerinde tutmak ister, bunu başarmanın bir yolu da iyi ve uygun bir LOL sigorta kapsamı sağlamak, ancak bu konuda hepsinin en iyiye sahip olduğunu söylenemez. Bu nedenle pilotlar kendileri de ayrıca bir LOL sigortası yaptırmaya ihtiyaç duyuyorlar.
Geçici ya da ömür boyu çalışamayacağımız durumlarda nakit akışı çok önemlidir. Lisans kaybı sigortası poliçesi, sağlam bir mali planın en önemli parçalarından biri. Günümüzde ticari bir havayolu kaptanının yıllık geliri 125.000 ile 220.000 USD arasında değişiyor. İyi bir lisans kaybı poliçesi lisansı askıya alınan ya da kaybeden bir pilotun hayatını idame ettirmesi, borçlarını, çocuklarının okulunu ödemesi vb. gibi yaşam standartlarını korumalarına olanak veriyor.
LOL konusunda pilotlarla ve yetkililerle görüşmeler yaparken dikkatimi çeken konu ise, bu sigortayı yaptırmalarına rağmen, hangi durumlarda nasıl devreye girdiğine dair bilgilerindeki kopukluk ve eksiklik oldu. Her zaman söylediğim gibi, bu özel poliçenin devreye girmesi ve tazminat ödemesi de belirli koşullara ve bekleme sürelerine bağlı. Poliçeyi yaptırırken primine değil, kapsam ve işleyişine de dikkat etmek gerekiyor. Şirketler tarafından yapılan sigorta poliçesine ek olarak bireysel yaptırılan sigortalarda daha farklı ve geniş kapsamlı alternatifleri araştırmalarını tavsiye ediyorum.
Havacılık endüstrisine hizmet veren piyasa ve aracılar sınırlı, bu nedenle detaylı bilgi ve alternatif kapsamlar için gerçekten bu işin ehli ve hasar dosyasını yönetebilecek yetkinlikte olanlarla çalışmak gerekiyor. Bilgisi, mahareti, fiziksel, bedensel sağlığı ve ruhsal dengesi ile emniyetli bir uçuşu gerçekleştirme sorumlusu durumundaki en kritik kişiler pilotlar. Profesyonel ve yetişkin bir insan olarak sağlıklarını korumaları, yaşam tarzlarına çok dikkat ederek uçuş performansını ve güvenliğini en üst düzeyde tutmak için hayatlarının her alanında dikkatli ve özenli olmalı, diğer taraftan da kendileri için önemli bu sigortayı ihmal etmemeliler.
Herkese güvenli uçuşlar.
(*) Havacılık Tıbbi Derneği (https://www.hvtd.org/?p=360)
Comments